İngilizcede Şahıs Zamirleri (Personal Pronouns)
İngilizcede şahıs zamirleri, her ne kadar bilindik bir konu olsa da bu yazımızda olabildiğince detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
İngilizcede Şahıs Zamirleri
Öncelikle “zamir” nedir sorusunu cevaplayalım: Zamir bir başka deyişle “adıl“, varlıkların sahip oldukları isimlerin yerine kullanılabilen ve haliyle isimlerin yerine getirdiği bütün fonksiyonları yerine getirebilen isim soylu kelime çeşitleridir.
Tıpkı Türkçede kullandığımız gibi İngilizcede de şahıs zamirleri, yerine kullanıldığı ismin gramer halini, cinsiyetini, sayısını ve durumunu anlatır.
İngilizcede şahıs zamirleri, A1 seviye İngilizce gramer konularından biri olmasının yanı sıra bundan sonraki tüm konularda pay sahibi olduğu için oldukça önemli bir konudur.
İngilizcede şahıs zamirleri, “özne zamirleri” (subject pronouns) ve “nesne zamirleri” (object pronouns) olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmaktadır.
İngilizcede Özne Zamirleri (Subject Pronouns)
İngilizcede “özne zamirleri”, adı üstüne cümlede özne olarak kullanılır ve eylemi gerçekleştiren kişi veya nesneyi belirtir. Aşağıdaki tabloda özne zamirleri gösterilmiştir:
“I” zamiri, İngilizcede birinci tekil şahıs zamiri olarak kullanılır ve konuşan kişinin kendisini ifade etmesi için kullanılır. Yani, bir kişi kendisi hakkında konuşurken “I” zamirini kullanır. Örneğin, “I am happy” (Ben mutluyum) cümlesinde “I”, cümleyi söyleyen kişinin kendisini ifade etmesini sağlar.
İngilizcede “I” zamiri, cümle içinde nerede kullanılırsa kullanılsın her zaman büyük harfle yazılır. Yani, cümlenin başında, ortasında veya sonunda bulunmasına bakılmaksızın büyük harfle yazılır. Örneğin:
🇺🇸 I am going to the store
🇹🇷 Ben markete gidiyorum.
🇺🇸 Yesterday, I went to the park
🇹🇷 Dün parka gittim.
Ancak, gayriresmi durumlarda, özellikle dijital iletişimde (mesajlaşma uygulamaları, sosyal medya vb.), bazı insanlar rahatlık veya hız nedeniyle “I” kelimesini küçük harfle (“i”) yazabilir. Fakat, resmi ve akademik yazımda, “I” kelimesinin her zaman büyük harfle yazılması esastır. Resmi belgeler, akademik makaleler, iş mektupları gibi durumlarda “I” kelimesinin küçük harfle (“i”) yazılması uygun değildir ve dilbilgisi hatası olarak kabul edilir.
Fark edeceğiniz üzere, üçüncü tekil şahıs zamiri için Türkçede bir tane zamir kullanılıyorken İngilizcede üç farklı şahıs zamiri kullanılmaktadır. Bakınız:
İngilizcede “you” hem 2. tekil şahıs (sen) hem de 2. çoğul şahıs (siz) olarak kullanılmaktadır. “You” zamirini hangi şahıs zamiri için kullanıldığını ise cümlenin anlamından çıkartabiliriz. Örneğin:
- “sen” anlamında tekil olarak:
- 🇺🇸 You are my best friend.
- 🇹🇷 Sen benim en iyi arkadaşımsın.
- “siz” anlamında çoğul olarak:
- 🇺🇸 You are all invited to the party.
- 🇹🇷 Hepiniz partiye davetlisiniz.
Yukarıdaki cümlelerde de anlaşılacağı üzere “you” şahıs zamirinin tekil mi çoğul mu olduğu genellikle bağlama dayanır. Yani, konuşulan kişi ya da kişiler kimlerse, “you” kelimesi o kişi ya da kişilere işaret eder. Eğer bir kişiye hitap ediyorsa, “you” tekil anlam taşır; birden çok kişiye hitap ediyorsa, “you” çoğul anlam taşır.
İngilizcede “you” zamiri, kibarlık ifade eden cümlelerde de kullanılabilir. Böylesi kullanımlarda yine tekil veya çoğul olarak kullanılabilir ve bu durum da genellikle bağlama bağlıdır. Konuşmanın geri kalanı ve durum genellikle “you” kelimesinin tek bir kişiye mi yoksa bir gruba mı atıfta bulunduğunu belirler.
Örneğin, “Could you please pass the salt?” ifadesi, eğer bir kişiye hitap ediliyorsa, “you” kelimesi tekil anlam taşır ve “Lütfen tuzu uzatır mısınız?” şeklinde çevrilebilir. Ancak eğer bir grup insanla yemekteyseniz ve herhangi birine hitap ediyorsanız, “you” kelimesi çoğul anlam taşır ve “Lütfen tuzu uzatabilir misiniz?” şeklinde çevrilebilir. Her iki durumda da, “you” kelimesi kibar bir rica ifadesinin bir parçası olarak kullanılmaktadır.
İngilizcedeki üçüncü çoğul şahıs zamiri “they”, belirsiz bir konuyu, kişiyi veya grupları ifade etmek için pekala kullanılabilir. Bu bağlamda “they”, genellikle “onlar” anlamında değil de, cümlenin anlamına bağlı olarak “insanlar”, “birisi”, “kişiler” veya “biri” gibi anlamlara gelmektedir. Yani bu demektir ki, “they” şahıs zamiri, onlar şeklinde çevrilse bile vurgu belirsizlik ve genelleme üzerine olmaktadır.
Örneğin, “What they do binds themselves.” cümlesi “Yaptıkları şey kendilerini bağlar.” şeklinde çevrilebilir. Bu durumda “they” ve “themselves” kelimeleri belirli bir grup kişiye veya genel olarak insanlara atıfta bulunabilir. Yani, bu cümle, “İnsanların yaptıkları şey, onları bağlar.” veya “Birisinin yaptığı şey, kendisini bağlar.” gibi anlamlara gelebilir.
Bu yüzden “they” zamiri, belirli bir kişi veya grup değil, genel bir ifade olarak kullanıldığında Türkçeye bunu ya “insanlar” olarak çeviririz ya da kısaca fiile “-lar/ler” eki getiririz.
🇺🇸 They say it’s going to rain tomorrow.
🇹🇷 Yarın yağmur yağacağını söylüyorlar.
🇺🇸 If they don’t study, they won’t pass the exam.
🇹🇷 Eğer çalışmazlarsa, sınavı geçemezler.
🇺🇸 They always forget to turn off the lights.
🇹🇷 Işıkları kapatmayı hep unuturlar.
🇺🇸 They need to be careful when they cross the street.
🇹🇷 İnsanlar karşıdan karşıya geçerken dikkatli olmalılar.
🇺🇸 They should check their emails regularly.
🇹🇷 İnsanlar e-postalarını düzenli olarak kontrol etmelidirler.
🇺🇸 They say that breaking a mirror brings you bad luck.
🇹🇷 Ayna kırmanın kötü şans getirdiğini söylerler.
Özetle, “they” zamiri genellikle belirli bir grup kişiyi ifade etmek için (“onlar” olarak) kullanılabildiği gibi, genelleme durumlarında “birisi, insanlar, kişiler, biri” gibi anlamlarda da kullanılmaktadır.
Zamirlerle ilgi dikkat edilecek bir diğer husus da, cümle içinde iki zamir yan yana geldiğinde hangi sırada kullanılacağı bilgisidir. Bu sıralamayı anlaşılır kılmak adına aşağıdaki tabloyu oluşturdum:
🇺🇸 You and I (we) are good friends.
🇺🇸 I and you are good friends.
🇹🇷 Sen ve ben (biz) iyi arkadaşız.
—–
🇺🇸 He and you (you both) are good friends.
🇺🇸 You and he are good friends.
🇹🇷 O ve sen (siz) iyi arkadaşsınız.
—–
🇺🇸 They and we (we all) are good friends.
🇺🇸 We and they are good friends.
🇹🇷 Onlar ve biz (biz hepsi) iyi arkadaşız.
İngilizcede şahıs isimlerine, cinsiyetlerine göre zamirler atayabilirsiniz. Yani erkek isimler için “he” zamiri, kadın isimler içinse “she” zamiri atanır. Örneğin:
👨🏻 Matt ➡️ he
👩🏻🦰 Angelina ➡️ she
Geleneksel İngilizcede kişinin cinsiyeti bilinmiyorsa o kişiye zamir olarak he atanırdı. Bununla birlikte, bu tarz bir kullanım toplumsal cinsiyet eşitsizliğini teşvik edici olarak görülmeye başlandığı için artık modası geçmiş bir kullanıma dönüşmüştür. Böylesi durumlarda “he” yerine alternatif olarak “he or she” veya “they” kullanılmaktadır.
🇺🇸 You should see a doctor. “He” will know what to do. 👎🏻
🇺🇸 You should see a doctor. “He or she” will know what to do. 👍🏻
🇺🇸 You should see a doctor. “They” will know what to do. 👌🏻
🇹🇷 Bir doktora görünmelisin. O ne yapacağını bilecektir.
❗ “They” şahıs zamiri normalde “onlar” anlamına gelse de nötr (cinsiyetsiz) durumları ifade etmek için “o” anlamında da kullanılmaktadır. Fark edileceği üzere, Türkçemizde böylesi bir sorunun esamesi dahi okunmamaktadır. 🥳 🎉🎉🎉
❗ Türkçe cümlelerde gizli özne olarak adlandırdığımız formatta şahıs zamirlerini çıkarabiliyoruz. Örneğin, “(ben) gezerim.” cümlesindeki gibi. Ancak İngilizcede böyle bir durum kesinlikle yoktur.
İngilizcede Nesne Zamirleri (Object Pronouns)
İngilizcede “nesne zamirleri”, adından da anlaşılacağı üzere cümledeki eylemin hedefi olan kişi veya nesneyi belirtir. Aşağıdaki tabloda, nesne zamirlerinin İngilizce karşılıkları gösterilmiştir:
İngilizcede, Türkçedeki gibi ismin halleri (yani çekimleri) yoktur, dolayısıyla, İngilizcedeki nesne zamirlerini Türkçedeki “i hali” veya “e hali” gibi işlevleri yerine getirebileceğinden yukarıdaki tablodaki gibi bir Türkçe çeviri yaptık. Zaten böylesi bir kullanım, bu zamirlerin nesne olduklarını da çok net bir şekilde vurgulamaktadır.
Özne zamirlerinde olduğu gibi nesne zamirlerinde de benzer bir sıralama bulunmaktadır. Aşağıdaki tabloyu inceleyiniz:
🇺🇸 They don’t know him and you (you).
🇺🇸 They don’t know you and him (you).
🇹🇷 Onlar onu ve seni (sizi) tanımıyorlar.
—–
🇺🇸 They don’t know you and me (us).
🇺🇸 They don’t know me and you (us).
🇹🇷 Onlar beni ve seni (bizi) tanımıyorlar.
—–
🇺🇸 He will help you and (us) me.
🇺🇸 He will help me and you (us).
🇹🇷 Bana ve sana (bize) yardım edecek.
Hocam merhaba bilgilerinizin doğru olduğundan eminmisiniz çünkü bazi kaynaklarda farklı şeyler söyleniliyor
Şu an üstünkörü baktım ve evet, doğru. Takıldığınız ya da başka kaynaklarda farklı dediğiniz bölümü atar mısınız acaba? Eve geçince detaylı incelemeyi yaparım.
hocam internette binbir çeşit site var ve hocalar dahi yanılıyor sitenizden almanca öğrenirken de böyle çok saçma şeyler beni dil öğrenme hedefimden vazgeçiyorlar😑😑