İngilizcede Koordine Eden Bağlaçlar (Coordinating Conjunction)
İngilizcede koordine eden bağlaçlar (coordinating conjunctions), cümleleri veya cümle öğelerini birbirine bağlamak için kullanılır. Bu bağlaçlar, genellikle eşit derecede önemli iki ya da daha fazla öğeyi birleştirir.
İngilizcede Koordine Eden Bağlaçlar
Öncelikle bağlacın tanımını yaparak konuya başlayalım; kelimeleri, kelime gruplarını veya cümleleri biçim veya anlam yönüyle birbirine bağlayan kelimelere denir. Bağlaçlar vasıtasıyla İki fiil, iki isim, iki sıfat, iki kelime öbeği veya iki bağımsız tümce birleştirilebilir.
Aşağıdaki tabloda İngilizcede 7 adet bulunan koordine bağlaçlar derlenmiştir:
Bağlaç | Anlamı | Görevi |
---|---|---|
for | zira | neden bildirir |
and | ve | paralellik bildirir |
but | ama, fakat, ancak | zıtlık ifade eder |
or | veya, yahut, ya da | alternatif bildirir. |
nor | ne de | alternatifsizlik bildirir |
yet | halbuki | zıtlık bildirir |
so | bundan dolayı | sonuç bildirir |
Bu yedi koordine eden bağlacı akılda tutmak için baş harflerinden yararlanarak (for, and, nor, but, or, yet) FANBOY şeklinde kodlayabilirsiniz.
Koordine eden bağlaçlar vasıtasıyla iki fiil, iki sıfat, iki isim ve iki zarf birbirine bağlanabilir:
- İki Fiil
- 🇺🇸 The men eat and talk along the way.
- 🇹🇷 Adamlar yol boyunca yemek yiyip konuşuyorlar.
- İki İsim
- 🇺🇸 Would you like tea or coffee for breakfast?
- 🇹🇷 Kahvaltıda çay veya kahve ister misiniz?
- İki Sıfat
- 🇺🇸 His red and old car broke down.
- 🇹🇷 Kırmızı ve eski arabası bozuldu.
- İki Zarf
- 🇺🇸 Slowly but surely, I finished my homework.
- 🇹🇷 Yavaş ama emin adımlarla ödevimi bitirdim.
❗ Koordine eden bağlaçlar ile iki tümce birbiriyle bağlandığında ilgili bağlaçtan önce muhakkak virgül (,) kullanılır.
🇺🇸 I don’t want to go home, nor do I wish to go to the doctor.
🇹🇷 Eve gitmek istemiyorum, doktora da gitmek istemiyorum.
🇺🇸 I don’t like playing basketball, but I like playing football.
🇹🇷 Basketbol oynamayı sevmiyorum ama futbol oynamayı seviyorum.
❗ “and” “but ve “so” koordine bağlaçlarından sonra öznenin ortak olmasından ötürü özne tekrar yazılmaz. Böylesi durumlarda virgül kullanılmaz.
🇺🇸 He was so upset but confident.
🇹🇷 Çok üzgündü ama kendinden emindi.
Malumunuz Türkçede seri kelimelerin art arda (kalem, silgi, tahta gibi) kullanıldığı durumlarda “ve” bağlacı en sondaki kelimeden önce gelir. Benzer bir kullanım İngilizcede de “and” bağlacı ile sağlanır. Ancak aralarında önemli bir fark vardır.
Türkçe dilinde seri kelimelerin sonuncusundan önce “ve” bağlacından önce virgül kullanılmaz. İngilizcede ise bu virgül kullanılabilmektedir ve bu virgüle “Oxford virgülü” denir. Özellikle Amerikan İngilizcesinde yaygın bir tercihtir. İngiliz İngilizcesinde ise Oxford virgülü pek tercih edilmez. Bu nedenle kullanıp kullanmamak tamamen yazım tarzına ve dilin kullanıldığı bölgeye bağlı bir tercih meselesidir. Her iki dilde de kullanımı yanlış değildir, ancak dilin yaygın olarak kullanıldığı bölge ve yazım kuralları doğrultusunda değişebilir. Bakınız:
🇺🇸 I bought wine, chips, tea, coke, and beer. 👍🏻
🇺🇸 I bought wine, chips, tea, coke and beer. 👍🏻
🇹🇷 Şarap, cips, çay, kola ve bira aldım. 👍🏻
But kordine bağlacının özne ortak olmasından ötürü virgül ile kullanılmayacağını söylemişsiniz ama ”I don’t like playing basketball, but I like playing football.” cümlesinde virgül var? Orayı pek anlayamadım.
“But” bağlacını kullanırken, bağlanan kısımların bağımsız birer cümle olup olmadığına bakıyoruz. Eğer bağlanan kısımlar özne ve yüklem açısından bağımsızsa virgül koyarız. Ama özne ortaksa ve yüklemi paylaşan bir yapıdaysa virgül kullanmayız. Şöyle ki:
1. Özne ortaksa ve aynı fiil çekimi kullanılıyorsa: Virgül kullanılmaz. Çünkü bu durumda iki cümle değil, sadece tek bir cümle vardır. Örnek:
“I don’t like playing basketball but like playing football.” Burada “I” her iki fiil için de ortaktır ve sadece tek bir özne kullanılmıştır.
2. İki ayrı cümle (bağımsız yan cümle) varsa: Virgül kullanılır. Çünkü “but” bu durumda iki bağımsız cümleyi bağlamaktadır. Örnek:
“I don’t like playing basketball, but I like playing football.” Burada “I don’t like playing basketball” ve “I like playing football” iki ayrı bağımsız cümledir. Bu yüzden “but”tan önce virgül koymak gerekir.