B1 Seviye

İngilizcede “Do you mind … ?” İfadesi Kullanımı

“Do you mind” ifadesi İngilizcede, bir şey yapmadan önce izin istemek ya da yapmak üzere olduğumuz bir eylemin bir başkasını rahatsız edip etmediğini öğrenmek için kullanılır.

“Do you mind … ?” İfadesi

Türkçe olarak “Sakıncası yoksa …?“, “Sakıncası var mı …?” gibi anlamlarda kullandığımız bu yapı, tabiri cazise nezaket timsali olmak istediğinizde kullanılmaktadır. Yani, bu ifadeyle bir şey yapmadan önce nezaketen izin isteyebilir veya bir şey yapmadan önce bunun rahatsızlık verip vermediğinizi sorabilirsiniz. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz:

🇺🇸 Do you mind if I’m sitting here?
🇹🇷 Buraya oturmamın sakıncası var mı?
🇺🇸 Do you mind turning down the music a bit?
🇹🇷 (Sakıncası yoksa) Müziğin sesini biraz kısabilir misiniz?
🇺🇸 Do you mind holding the door for me?
🇹🇷 (Rica etsem) Kapıyı tutar mısınız?
🇺🇸 Do you mind if I’m turning on the air conditioner?
🇹🇷 Klimayı açmamın bir sakıncası var mı?

Kısacası, “Do you mind if I sit here?” ifadesi, oturmak üzere olduğunuzda ve izin istediğinizde kullanılır. “Do you mind if I’m sitting here?” ifadesi ise, zaten oturmuşken ve oturduğunuz yerin uygun olup olmadığını sormak istediğinizde kullanılır. Her iki ifade de doğru ve yaygın kullanımlardır. “Do you mind if I sat here?” ifadesi ise, daha çok hipotetik veya kibar bir öneri ifade etmek için kullanılır ve genellikle bir şey yapmayı düşündüğünüzü, ancak henüz yapmadığınızı belirtir. Bu ifade biraz daha resmi veya kibar bir durumu ifade edebilir. Bu farklı kullanımlar, bağlam ve kullanım amacına göre seçim yapmanız gerektiğinde size yardımcı olacaktır.

Yukarıdaki örnekleri incelediğinizde ne kadar da kibar cümleler olduğu görülmektedir. Peki, bu şekilde sorulmuş sorulara nasıl cevap vermeliyiz?

“Do you mind” ifadesine verilen yanıtlar bazen İngilizce öğrenenler için kafa karıştırıcı olabilir çünkü olumlu bir yanıt, genellikle olumsuz bir anlam taşır. Zaten dikkat edersiniz, benzer bir mantık Türkçede de bulunmaktadır.

Bu tür sorulara, “yes” (evet) şeklinde bir cevap verirseniz ilgili şeyden rahatsız olduğunuzu ve kişinin o eylemi yapmamasını istersiniz. Buna karşılık “no” (hayır) şeklinde bir cevap verdiğinizde ise ilgili şeyden rahatsız olmadığınızı belirtirsiniz.

“Do you mind” ile sorulmuş bir soruya “mind” kelimesini kullanarak benzer bir kibarlıkta cevap verebiliriz. Bakınız:

  • “No, I don’t mind.” – Hayır, sakıncası yok. (Rahatsız olmam)
  • “Yes, I do mind.” – Evet, rahatsız olurum

“Do you mind if I…” ifadesinin ardından gelen fiilin “-ing” ekli ya da “simple past tense” şeklinde kullanılmasının her ikisi de yaygındır. Ancak, bu iki kullanımın anlamı biraz farklılık gösterir:

  1. -ing Formu: “Do you mind if I am doing something?” şeklinde bir yapı, genellikle şu an yapılmakta olan veya yapılacak bir eylemi ifade eder. Örneğin, “Do you mind if I’m sitting here?” (Buraya oturursam sakıncası var mı?) şeklinde kullanımı doğru ve yaygındır.
  2. Past Simple: “Do you mind if I did something?” yapısı ise, daha çok teklif veya öneri ifade ederken kullanılır. Bu durumda, eylemin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda bir belirsizlik vardır. Örneğin, “Do you mind if I sat here?” (Buraya otursam sakıncası var mı?) şeklinde bir kullanım, öneri veya istek içeren durumlar için uygundur.

Ancak, pratikte bu kural her zaman kesin olarak uygulanmaz ve her iki kullanım da yaygındır. Genellikle anlam bağlamından doğru kullanımı anlamak mümkündür.

🇺🇸 Would you like tea or coffee? – I don’t mind, either is fine for me.
🇹🇷 Çay mı kahve mi istersiniz? – Fark etmez, ikisi de olur.
🇺🇸 Do you mind if we go to the movies tonight instead of tomorrow? – I don’t mind at all. Tonight works for me.
🇹🇷 Sinemaya yarın yerine bu akşam gitsek sorun olur mu? – Benim için fark etmez. Bu akşam benim için uygun.
🇺🇸 Which restaurant would you prefer? – I don’t mind. You choose!
🇹🇷 Hangi restoranı tercih edersiniz? – Benim için fark etmez. Sen seç!

Yukarıdaki sorulara alternatifleriyle beraber aşağıdaki gibi cevaplar da verebilirsiniz:

🇺🇸 Do you mind if I sit here? – Not at all, go ahead.
🇹🇷 Buraya oturmamın sakıncası var mı? – Hayır, oturabilirsiniz.
🇺🇸 Do you mind turning down the music a bit? – Of course, I’ll do it now.
🇹🇷 Müziğin sesini biraz kısabilir misiniz? – Tabii, hemen kısarım.
🇺🇸 Do you mind holding the door for me? – Not at all.
🇹🇷 Kapıyı tutar mısınız? – Elbette, buyrun.
🇺🇸 Do you mind if I sit here? – No, please have a seat.
🇹🇷 Buraya oturmamın bir sakıncası var mı? – Hayır, lütfen oturun.
🇺🇸 Do you mind if I turn on the air conditioner? – Go ahead, it’s hot today.
🇹🇷 Klimayı açmamın bir sakıncası var mı? – Hayır, açabilirsiniz. Bugün sıcak.

2 Yorum

  1. Merhaba..
    Verdiğiniz örnek cümlelerde”Do you mind if I + V2…. “şeklinde cümle kurulması gerekmez miydi acaba? Teşekkürler…

    1. Sorunuz üzerine yazıyı güncelledim. Şöyle bakabiliriz olaya: “Do you mind if I sit here?” ifadesi, oturmak üzere olduğunuzda ve izin istediğinizde kullanılır. “Do you mind if I’m sitting here?” ifadesi ise, zaten oturmuşken ve oturduğunuz yerin uygun olup olmadığını sormak istediğinizde kullanılır. Her iki ifade de doğru ve yaygın kullanımlardır. “Do you mind if I sat here?” ifadesi ise, daha çok hipotetik veya kibar bir öneri ifade etmek için kullanılır ve genellikle bir şey yapmayı düşündüğünüzü, ancak henüz yapmadığınızı belirtir. Bu ifade biraz daha resmi veya kibar bir durumu ifade edebilir. Bu farklı kullanımlar, bağlam ve kullanım amacına göre seçim yapmanız gerektiğinde size yardımcı olacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

😔 Reklam Engelleyicisi 😔

Sitenin varlığını sürdürebilmesi adına, Reklam engelleyicinizi kapatmanızı rica ediyoruz. Mahcubuz ama desteğiniz çok önemli 🙏