İngilizcede Pekiştiriciler (Intensifiers)

İngilizcede kelimelerin anlamlarını güçlendirmek için intensifiers olarak adlandırılan pekiştiriciler kullanılmaktadır.
İngilizcede Pekiştiriciler
Gündelik yaşamda yaygın bir şekilde kullanılan bu kelimelerden en bilindik olanları aşağıdaki tabloda derlenmiştir:
IntensIfIers | Pekiştiriciler |
---|---|
very | çok |
really | gerçekten, cidden |
absolutely | kesinlikle, muhakkak |
completely | tamamıyla, tamamen |
extremely | son derece, aşırı derecede |
highly | hayli, son derece, oldukça |
incredibly | olağanüstü, inanılmaz |
totally | tamamen, bütünüyle |
⭐ Çok anlamına gelen very genel olarak “big” gibi sıfatlarla kullanılmaktadır.
Anna is a very polite person. Anna çok kibar bir insandır. |
She is a very talented painter. O çok yetenekli bir ressam. |
He is not a very tall basketball player. Çok uzun boylu bir basketbolcu değil. |
❗ “enormous” gibi very anlamı taşıyan olan sıfatlarla very kullanılmamalıdır. Bunun yerine “really”, “absolutely”, “completely” gibi pekiştiriciler tercih edilmelidir.
⭐ Really, cidden, gerçekten anlamına gelir.
I am really tired. gerçekten yorgunum. |
The movie was really good. Film gerçekten güzeldi. |
Are you really not going to make up with him? Onunla gerçekten barışmayacak mısın? |
⭐ Absolutely, kesinlikle anlamına gelir.
She was absolutely right. Kesinlikle haklıydı. |
I am absolutely delighted to win this award. Bu ödülü kazandığım için kesinlikle çok mutluyum. |
I absolutely do not condone your behaviour. Davranışınızı kesinlikle tasvip etmiyorum. |
⭐ Completely, tamamıyla, tamamen gibi anlamlara gelir.
I was completely bald by the time I was thirty. Otuz yaşıma geldiğimde tamamen keldim. |
She has completely recovered from her illness. Hastalığından tamamen kurtuldu. |
She stopped smoking completely 2 months ago. 2 ay önce sigarayı tamamen bıraktı. |
⭐ Extremely, son derece, fazlasıyla gibi anlamlara gelir.
I’m extremely proud of this group of players. Bu oyuncu grubuyla son derece gurur duyuyorum. |
Anna is an extremely hardworking student. Anna son derece çalışkan bir öğrencidir. |
Messi is an extremely talented football player. Messi çok son derece yetenekli bir futbolcudur. |
⭐ Highly, hayli, son derece, oldukça gibi anlamlara gelir.
These painkillers are highly effective, so you should feel better in a few days. Bu ağrı kesiciler oldukça etkilidir, bu nedenle birkaç gün içinde kendinizi daha iyi hissetmeniz gerekir. |
LOTR is a highly recommended movie to watch. LOTR is a highly recommended movie to watch. |
It was a highly enjoyable interview. Oldukça keyifli bir röportaj oldu. |
⭐ Incredibly, olağanüstü, inanılmaz gibi anlamlara gelir.
In many countries, buying a house can be incredibly expensive. Birçok ülkede bir ev satın almak inanılmaz derecede pahalı olabilir. |
I have an incredible headache. İnanılmaz bir baş ağrım var. |
The manager is incredibly busy. Yönetici inanılmaz derecede meşgul. |
⭐ Totally, tamamen, bütünüyle gibi anlamlara gelir.
Don’t worry if you feel stressed sometimes, that’s totally normal. Bazen strese girdiğini hissedersen endişelenme, bu tamamen normal. |
We totally forgot about lunch. Öğle yemeğini tamamen unuttuk. |
This man is totally out-of-control. Bu adam tamamen kontrolden çıktı. |
❗ Bazı pekiştiriciler ise yalnızca bazı sıfatlarla eşleşirler. Örneğin, highly skilled ile uyumluyken highly nice ile uyumlu değildir.