İngilizcede Miktar Belirteçleri (Quantifiers)
Tıpkı Türkçede olduğu gibi İngilizcede de miktar ifadelerini anlatmak için çeşitli belirteçler kullanılmaktadır. İngilizcede quantifiers olarak adlandırılan miktar belirteçleri, Türkçede nicelik sözcükleri olarak da adlandırılmaktadır.
İngilizcede Miktar Belirteçleri
Öncelikle bu konunun faydalı olabilmesi adına İngilizcedeki çoğul kurallarının ve sayılabilen&sayılamayan isimler konularının bilinmesi gerekli olduğunu belirtmek isteriz.
İngilizcede miktar belirleyici sözcükler aşağıdaki tabloda derlenmiştir:
many | çok, birçok, pek çok |
much | çok, fazla, hayli, çokça |
a lot of | bir çok, çok |
lots of | bir çok, çok |
a few | birkaç, az |
few | birkaç, az, hemen hemen hiç |
little | azıcık, hemen hemen hiç |
a little | biraz, birazcık, azıcık |
some | biraz, birkaç |
any | hiç |
many
“çok, birçok, pek çok” gibi anlamlara gelen many yalnızca sayılabilen isimlerle beraber kullanılmaktadır. Many olumlu, olumsuz ve soru cümlelerinde de kullanılabilmektedir.
I have many apples.
Birçok elmam var.
There are many shops on this street.
Bu cadde üzerinde birçok dükkan var.
There are many cars in traffic.
Trafikte çok araba var.
There are not many students in the class.
Sınıfta çok fazla öğrenci yok.
Did you read many books?
Çok kitap okudun mu?
❗ Soru yaparken many, how soru sözcüğü ile birleşerek how many formatına bürünür ve “kaç tane” anlamında kullanılır.
How many hamburgers do you eat?
Kaç tane hamburger yersin?
much
“çok, fazla, hayli, çokça” gibi anlamlara gelen much, yalnızca sayılamayan isimlerle beraber kullanılmaktadır. Olumlu cümlelerle kullanılamayan much, yalnızca soru ve olumsuz cümlelerinde kullanılır.
Is there much sugar in this cake?
Bu kekte çok şeker var mı?
I don’t drink much tea.
Ben pek çay içmem.
Do not add much salt to the food.
Yemeğe çok fazla tuz eklemeyin.
I don’t have much time.
Çok zamanım yok.
Do you drink much milk?
Çok süt içer misin
❗ Soru yaparken much, how soru sözcüğü ile birleşerek how much formatına bürünür ve “ne kadar” anlamında kullanılır.
How much is this phone?
Bu telefon ne kadar?
How much homework do you have?
Ne kadar ödevin var?
a lot of / lots of
A lot of, lots of miktar belirteçleri “çok, birçok, bir sürü” anlamlarına gelir. Bu iki belirteç olumlu, olumsuz ve soru cümlelerinin hepsinde kullanılabilir.
I have lots of free time. (sayılamayan)
Çokça boş zamanım var.
I don’t have a lot of money. (sayılamayan)
Çok param yok.
There isn’t a lot of sugar.
Çok şeker yok.
Do you have a lot of homework? (sayılamayan)
Çok ödevin var mı?
I have lots books. (sayılabilen)
Bir sürü kitabım var.
There aren’t lots of people here. (sayılabilen)
Burada pek fazla insan yok.
❗ Yukarıdaki örneklerde fark edileceği üzere there is sayılamayan isimlerde kullanılırken there are sayılabilen isimlerle kullanılmaktadır.
❗ Much ve many yerine “lots of (çok, birçok, bir sürü)” ve “a lot of (birçok, bir sürü)” kelimeleri kullanılabilir.
Ancak belirtmek gerekir ki bu ifadeler genellikle günlük konuşma dilinde kullanılmaktadır. Yazı dilinde ve resmi ortamlarda bu iki kelimeyi kullanmak uygun olmayacaklardır. Haliyle gazete gibi profesyonel yazışmaların yapıldığı yerlerde “many” veya “much” tercih edilmektedir.
a few / few
A few ile few “birkaç, az” anlamına gelmektedir. Her ne kadar anlam olarak azlığı ifade etse de miktar olarak yeterli bir azlığı ima ettiğinde a few yetersiz bir azlığı ima ettiğinde ise few kullanılmaktadır. Azlığı ima etmesi kafaları karıştırmasın, bu iki belirteç de çoğul isimlerle beraber kullanılır.
Olumsuz olarak kullanılamayan bu belirteçler sayılabilen isimlerle beraber olumlu ve soru cümlelerinde kullanılmaktadır.
Do we only need a few eggs?
Sadece birkaç yumurtaya mı ihtiyacımız var?
I bought a few books to read.
Okuyacak birkaç kitap aldım.
I have a few friends in my class.
Sınıfımda birkaç arkadaşım var.
There are a few good men left.
Geriye birkaç iyi adam kaldı.
I need to get a few things in town.
Şehirden birkaç şey almam gerekiyor.
“How many eggs do you want?” “Oh, just a few, please.”
“Kaç yumurta istiyorsun?” “Ah, sadece birkaç tane lütfen.”
a little / little
“biraz, birazcık, azıcık” anlamına gelmektedir. Benzer şekilde her ne kadar anlam olarak azlığı ifade etse de miktar olarak yeterli bir azlığı ima ederse a liitle, yetersiz bir azlığı ima ederse little kullanılır. Bu iki belirteç olumlu ve soru cümlelerinde sayılamayan isimlerle beraber kullanılırken olumsuz cümlelerde kullanılmaz.
Can I have a little butter, please?
Biraz tereyağı alabilir miyim lütfen?
Anna has little money.
Anna’nın az parası var.
I want to buy a little something to give to Max.
Max’e vermek için küçük bir şey almak istiyorum.
some
İngilizcede some belirteci, miktar olarak azlığı ifade eden çoğul sayılabilen isimlerle kullanıldığında “birkaç”, sayılamayan isimlerle kullanıldığında ise “biraz” anlamına gelir.
Ağırlıklı olarak olumlu cümlelerde kullanılan some rica, teklif veya talep anlatan soru cümlelerinde kullanılır. Bunun dışında olumsuz cümlelerde kullanılmazlar.
I need some money.
Biraz paraya ihtiyacım var.
Can you lend me some money?
Bana biraz borç para verir misin?
I need to get some fresh air.
Biraz temiz hava almam gerek.
There’s some cake in the kitchen if you’d like it.
İstersen mutfakta biraz kek var.
Can you give me some information about Italy?
Bana İtalya hakkında biraz bilgi verir misin?
any
İngilizcede any belirteci, Türkçede “hiç” anlamına gelir ve hem çoğul sayılabilen isimler ile hem de sayılamayan isimlerle kullanılır. Ancak olumsuz bir anlama sahip olduğu için haliyle olumlu cümlelerde kullanılmaz sadece olumsuz ve soru cümlelerinde kullanılır.
Is there any of that lemon cake left?
O limonlu kekten kaldı mı?
There aren’t any bananas in the fridge.
Buzdolabında hiç muz yok.
I don’t have any money.
Hiç param yok.
I don’t have any time to travel.
Seyahat etmek için hiç zamanım yok.