“Ought to Have V3” Yapısı

İngilizcede “ought to have V₃“ yapısı, geçmişte yerine getirilmemiş tavsiye veya görev anlatımı için kullanılır.

❗Nasıl ki, “ought to” yerine “should” daha yaygın bir şekilde kullanılıyorsa, benzer şekilde “ought to V3” yapısı da should have V₃ yapısına nazaran daha az tercih edilir.

Olumlu
Özne	Ought to	Fiil
I, you, we, they, he, she, it	ought to have	V3

🇺🇸 You ought to have studied for the exam.
🇹🇷 Sınav için çalışmalıydın.
🇺🇸 She ought to have locked the doors before leaving.
🇹🇷 Ayrılmadan önce kapıları kilitlemeliydi.
🇺🇸 We ought to have reserved the tickets in advance.
🇹🇷 Biletleri önceden rezerve etmeliydik.
🇺🇸 I ought to have taken the umbrella; it was going to rain.
🇹🇷 Şemsiyeyi almalıydım; yağmur yağacakmış.
🇺🇸 They ought to have warned us about the changes.
🇹🇷 Bizi değişiklikler konusunda uyarmalıydılar.

Olumsuz
Özne	Ought to	Fiil
I, you, we, they, he, she, it	ought not to have oughtn’t to have	V3

🇺🇸 You ought not to have ignored her advice.
🇹🇷 Onun tavsiyesini görmezden gelmemeliydin.
🇺🇸 She ought not to have forgotten her friend’s birthday.
🇹🇷 Arkadaşının doğum gününü unutmamalıydı.
🇺🇸 We ought not to have wasted so much time.
🇹🇷 Bu kadar çok zamanı harcamamalıydık.
🇺🇸 I ought not to have missed that meeting.
🇹🇷 O toplantıyı kaçırmamalıydım.
🇺🇸 They ought not to have behaved so rudely.
🇹🇷 Bu kadar kaba davranmamalıydılar.

Soru
Ought	Özne	Fiil
ought ought oughtn’t	I, you, we, they, he, she, it to have I, you, we, they, he, she, it not to have I, you, we, they, he, she, it to have	V3

🇺🇸 Ought you to have called her yesterday?
🇹🇷 Onu dün aramalı mıydın?
🇺🇸 Ought she to have attended the conference?
🇹🇷 Konferansa katılmalı mıydı?
🇺🇸 Ought we to have informed the police about the incident?
🇹🇷 Olay hakkında polise bilgi vermemiz gerekir miydi?
🇺🇸 Ought I to have brought some food for the party?
🇹🇷 Parti için biraz yiyecek getirmeli miydim?
🇺🇸 Ought they to have helped us with the project?
🇹🇷 Projede bize yardım etmeli miydiler?

İngilizcede “ought to have V₃” yapısı ile soulan “evet-hayır” cevapları ise aşağıdaki gibi olur.

Soru	Evet	Hayır
Ought I to have V3 …?	Yes, you ought to have.	No, you ought not to have.
Ought you to have V3 …?	Yes, I ought to have. Yes, we ought to have.	No, I ought not to have. No, we ought not to have.
Ought we to have V3 …? Ought they to have V3 …?	Yes, you ought to have. Yes, they ought to have.	No, you ought not to have. No, they ought not to have.
Ought he to have V3 …? Ought she to have V3 …? Ought it to have V3 …?	Yes, he ought to have. Yes, she ought to have. Yes, it ought to have.	No, he ought not to have. No, she ought not to have. No, it ought not to have.

“Ought to Have V3” Hangi Durumlarda Kullanılır?

“Ought to have V₃” yapısı, İngilizcede özellikle geçmişteki eylemlerle ilgili beklenti, tavsiye ya da yükümlülükleri ifade etmek için kullanılır. Bu yapı, genellikle aşağıdaki durumlarda kullanılmaktadır:

1. Pişmanlık veya Eleştiri İfade Etmek: Bir kişinin veya kendimizin geçmişte yapması gereken ancak yapmadığı şeyleri vurgulamak için kullanılır.

🇺🇸 You ought to have studied harder for your exams.
🇹🇷 Sınavlarına daha çok çalışman gerekirdi.
🇺🇸 He ought to have apologized for his mistake.
🇹🇷 Hatası için özür dilemesi gerekirdi.
🇺🇸 They ought to have been more careful while driving.
🇹🇷 Araba kullanırken daha dikkatli olmaları gerekirdi.
🇺🇸 I ought to have listened to your advice.
🇹🇷 Senin tavsiyeni dinlemem gerekirdi.

2. Beklenti veya Tahmin: Bir olayın mantıken gerçekleşmesi gerektiğini ancak gerçekleşmediğini ifade etmek için kullanılır.

🇺🇸 John ought to have sent the email by now.
🇹🇷 John’un şimdiye kadar e-postayı yollaması gerekiyordu
🇺🇸 She ought to have arrived at the airport already.
🇹🇷 Şu ana kadar havaalanına varmış olması gerekirdi.
🇺🇸 The train ought to have left by 8 PM, but it’s still here.
🇹🇷 Trenin saat 8’de hareket etmiş olması gerekirdi ama hâlâ burada.
🇺🇸 They ought to have finished the project last week.
🇹🇷 Projeyi geçen hafta bitirmiş olmaları gerekirdi.

3. Öneri veya Tavsiye: Geçmişte yapılması daha iyi veya doğru olan eylemleri tavsiye etmek için kullanılır.

🇺🇸 You ought to have taken the doctor’s advice seriously.
🇹🇷 Doktorun tavsiyesini ciddiye alman gerekirdi.
🇺🇸 He ought to have told her the truth from the beginning.
🇹🇷 Ona en başından gerçeği söylemesi gerekirdi.
🇺🇸 They ought to have prepared better for the meeting.
🇹🇷 Toplantıya daha iyi hazırlanmaları gerekirdi.
🇺🇸 We ought to have left earlier to avoid traffic.
🇹🇷 Trafiğe yakalanmamak için daha erken çıkmamız gerekirdi.

4. Etik veya Ahlaki Zorunluluk: Bir kişinin geçmişte ahlaki veya etik olarak yapması gereken bir şeyi yapmadığını belirtmek için kullanılır.

🇺🇸 She ought to have helped her friend in need.
🇹🇷 Zor durumdaki arkadaşına yardım etmesi gerekirdi.
🇺🇸 He ought to have been honest about his mistake.
🇹🇷 Hatası konusunda dürüst olması gerekirdi.
🇺🇸 You ought to have defended her when she was being unfairly accused.
🇹🇷 O haksız yere suçlanırken onu savunman gerekirdi.
🇺🇸 They ought to have supported their colleague instead of ignoring him.
🇹🇷 İş arkadaşlarını görmezden gelmek yerine ona destek olmaları gerekirdi.