İngilizcede “aramak” anlamına gelen fiiller

Bu yazımızda, Türkçe’deki “aramak” kelimesinin İngilizcedeki karşılıklarını ve bunların kullanıldıkları durumları inceleyeceğiz.

Birçoğunuzun fark etmiş olabileceği gibi, Türkçede “aramak” eylemi ile ifade ettiğimiz pek çok durum İngilizcede bir dizi farklı fiil ile ifade edilir. Bu durum, her fiilin kendine özgü nüanslara sahip olması ve farklı durumlar için daha uygun olmasıdır.

⭐ Search: “Search” fiili, bir şeyi bulmak için bir yeri detaylı bir şekilde arama anlamında kullanılır. Bu fiil, genellikle belirli bir alanı, belirli bir nesneyi veya bilgiyi aradığınızda kullanılır.

🇺🇸 I am searching for my keys.
🇹🇷 Anahtarlarımı arıyorum.
🇺🇸 Search the internet for information.
🇹🇷 Bilgi için interneti ara.

⭐ Look for: Bu ifade genellikle bir nesne ya da kişiye yönelik aramaları ifade eder.

🇺🇸 I am looking for my friend in the crowd.
🇹🇷 Kalabalıkta arkadaşımı arıyorum.
🇺🇸 The detective is looking for clues at the crime scene.
🇹🇷 Dedektif, suç mahallinde ipucu arıyor.

⭐ Seek: “Seek” fiili, genellikle daha soyut bir arama anlamına gelir. Yardım, bilgi veya çözüm gibi şeyleri aradığınızda bu kelimeyi kullanabilirsiniz.

🇺🇸 She is seeking a solution to the problem.
🇹🇷 Sorunun çözümünü arıyor.
🇺🇸 We are seeking a solution to this environmental issue.
🇹🇷 Bu çevre sorununa bir çözüm arıyoruz.
🇺🇸 Many people seek happiness in material possessions.
🇹🇷 Birçok insan, maddi varlıklarda mutluluk arar.

⭐ Call: Call fiili , telefonla birini arama anlamına gelir.

🇺🇸 I’ll call you tomorrow.
🇹🇷 Seni yarın arayacağım.

⭐ Hunt: Bu kelime genellikle bir hedefe veya amaca ulaşmak için yoğun bir arama anlamında kullanılır, özellikle iş arama sürecinde sıkça karşımıza çıkar.

🇺🇸 He is hunting for a new job.
🇹🇷 Yeni bir iş arıyor.
🇺🇸 He is hunting for a rare antique piece for his collection.
🇹🇷 Koleksiyonu için nadir bir antika parça arıyor.
🇺🇸 Scientists are hunting for evidence to support their theory.
🇹🇷 Bilim insanları, teorilerini destekleyecek kanıtlar arıyor.

⭐ Browse: “Browse” fiili, genellikle hedefsiz bir şekilde arama anlamına gelir. Çoğunlukla internette veya bir mağazada rahat bir şekilde bakınmak, araştırma yapmak, gezinmek anlamında kullanılır.

🇺🇸 I’m just browsing for clothes.
🇹🇷 Sadece kıyafet arıyorum.
🇺🇸 I like to browse through bookstores on the weekends.
🇹🇷 Hafta sonları kitapçılarda gezinmeyi severim.
🇺🇸 They were just browsing in the mall without a specific item in mind.
🇹🇷 Onlar, belirli bir ürün aklında olmadan sadece alışveriş merkezinde bakınıyorlardı.