What’s going on with you lately, Jake?
👩🏻 Emma
🇺🇸 What’s going on with you lately, Jake? You’ve always been such a cautious person!
🇹🇷 Son zamanlarda sana neler oluyor, Jake? Sen hep temkinli bir insandın!
👨 Jack
🇺🇸 I got fooled, Emma. I must admit I fell for the trick.
🇹🇷 Kandırıldım, Emma. İtiraf etmeliyim ki oyuna geldim.
👩🏻 Emma
🇺🇸 Really? How come?
🇹🇷 Sahi mi? Nasıl oldu?
👨 Jack
🇺🇸 I made the mistake of trusting Ryan. I barked up the wrong tree, thinking he’d have my back. Turns out, he was just waiting to throw me under the bus.
🇹🇷 Ryan’a güvenmekle büyük bir hata yapmışım. Yanlış kişiye bel bağlamışım, bana destek olacağını sanıyordum. Meğer beni satmak için fırsat kolluyormuş.
👩🏻 Emma
🇺🇸 That’s unbelievable. What a terrible situation.
🇹🇷 İnanılır gibi değil. Ne korkunç bir durum bu böyle.
Vocabulary | |
---|---|
Keep one’s nose clean | 1. beladan uzak durmak 2. belaya bulaşmamak 3. pis işlere bulaşmamak |
Get fooled | 1. kandırılmak 2. oyuna gelmek |
Fall for the trick | 1. zokaya gelmek 2. zokayı yutmak 3. hileye kanmak |
How come | 1. nasıl yani 2. nasıl olur 3. nasıl oldu |
Bark up the wrong tree | 1. yanlış kapıyı çalmak 2. yanlış taşın altına bakmak |
Have someone’s back | 1. birini desteklemek 2. arkasında durmak |
Throw someone under the bus | 1. kendi çıkarı için birine ihanet etmek 2. sırtından vurmak 3. birini çıkarları için satmak |
1. James always avoids trouble and stays calm in difficult situations. He knows how to ____________.