Bu yazımızda parti gibi ortamlarda birbirini tanımayan kişilerin yararlanabileceği örnek bir İngilizce tanışma diyaloğu derlenmiştir.
Diyalog her zamanki gibi diyalog kutucuklarında derlenmiştir.
🇺🇸 Hello, I'm Ben.
🇹🇷 Merhaba, ben Ben.
🇺🇸 Hi, I'm Jackie. Nice to meet you.
🇹🇷 Merhaba, ben Jackie. Tanıştığımıza memnun oldum.
🇺🇸 You too. Are you enjoying the party?
🇹🇷 Ben de. Partinin tadını çıkarıyor musun?
🇺🇸 Yes, it’s great.
🇹🇷 Evet, harika.
🇺🇸 How do you know Matt and Carol?
🇹🇷 Matt ve Carol'ı nereden tanıyorsun?
🇺🇸 I live next door.
🇹🇷 Kapı komşusuyum.
🇺🇸 Oh, right. So, not far to come, then.
🇹🇷 Hadi, yaa. Çok da uzak değilmiş.
🇺🇸 No, and if the party gets boring I can just go home!
🇹🇷 Hayır değil, eğer parti sıkıcı olursa hemen eve gidebilirim!
🇺🇸 Yeah, that’s true.
🇹🇷 Evet, aynen öyle.
🇺🇸 And what about you? Do you live near here?
🇹🇷 Peki ya sen? Buraya yakın bir yerde mi yaşıyorsun?
🇺🇸 Yeah, I do. I live about a mile away.
🇹🇷 Aynen, Yaklaşık bir mil uzakta yaşıyorum.
🇺🇸 Whereabouts?
🇹🇷 Ne tarafta?
🇺🇸 In Richmond, near the park.
🇹🇷 Richmond'da, parkın yakınında.
🇺🇸 Oh, nice. Are you a friend of Matt’s?
🇹🇷 Ne güzel. Matt'in arkadaşı mısın?
🇺🇸 Yeah, Matt and I work at the same recording studio.
🇹🇷 Evet, Matt ve ben aynı kayıt stüdyosunda çalışıyoruz.
🇺🇸 Oh, that sounds interesting.
🇹🇷 Kulağa ilginç geliyor.
🇺🇸 Er, it can be. And what about you? What do you do?
🇹🇷 Eh, olabilir. Peki ya sen? Ne iş yapıyorsun?
🇺🇸 I'm a restaurant manager.
🇹🇷 Ben bir restoran yöneticisiyim.
🇺🇸 Ah, right. What type of restaurant is it?
🇹🇷 Harbi mi? Ne tür bir restoran?
🇺🇸 Er, it's an Italian restaurant called La Trattoria, on Brook Street.
🇹🇷 Şey, Brook Caddesi'ndeki La Trattoria adında bir İtalyan restoranı.
🇺🇸 Oh, I know the one. I've had dinner there once or twice. The food is very good.
🇹🇷 Orayı biliyorum. Orada bir iki defa akşam yemeği yedim. Yemekleri çok iyi.
🇺🇸 Oh, that's nice to hear, thanks.
🇹🇷 Ah, bunu duymak güzel, teşekkürler.
