B1 Seviye İngilizce Kelimeler (250 Kelime)

Serimizin bu bölümünde B1 seviye İngilizce kelimeler, kullanım sıklığı baz alınarak alfabetik sırayla olmak üzere Türkçe karşılıklarıyla beraber derlenmiştir.

B1 Seviye İngilizce Kelimeler

Aşağıdaki tabloda yaklaşık 250 kelime, Türkçe anlamlarının yanı sıra telaffuzlarını da dinleyebileceğiniz butonlarla beraber alfabetik sıraya uygun olacak şekilde listelenmiştir:

accommodation	kalacak yer
addition	toplama
admire	hayran
adopt	evlat edinmek
adult	yetişkin
advertisement	reklam
advice	tavsiye
affection	şefkat
afford	karşılamak,gücü yetmek
allow	izin vermek(resmi)
amount	miktar
annual	yıllık
anxious	endişeli
apologize	özür dilemek
appear	görünmek
application	uygulama
apply	uygulamak
appointment	atama, randevu
army	ordu
arrange	düzenlemek
art	sanat
ashamed	utanmış, mahcup
ashtray	kül tablası
attack	saldırı
attend	katılmak
attention	dikkat
attract	cezbetmek
average	avaraj, ortalama
behave	davranmak
belief	inanç
belong	ait olmak
benefit	yarar
bet	bahis
bleed	kanamak
blood	kan
boarding time	uçuş zamanı
boarding-card	uçuş bileti
bone	kemik
brake	fren
brand	marka
brief	kısa
bright	parlak
bulb	ampul
burglar	hırsız (ev soyguncusu)
calm	sakin
cancel	iptal
certain	kesin, belli
citizen	vatandaş
coach	antrenör
coast	sahil
coin	bozuk para, sikke
comb	tarak
common	ortak, yaygın
communicate	iletişim kurmak
compare	karşılaştırmak
complain	şikayet
connected flight	bağlı uçuş
consist	oluşmak, meydana gelmek
contain	içermek
convince	ikna etmek
count	saymak
crime	suç
criticize	eleştirmek
curtain	perde
death	ölüm
decrease	azaltmak
defend	savunmak
departure gate	kalkış kapısı
destination	hedef
destroy	yıkmak, mahvetmek
detail	detay
development	geliştirmek
disagree	katılmamak
discount	indirim
disease	hastalık
dive	dalış
divide	bölmek
domestic flight	iç hatlar uçuşu
drop	damla, damlamak
drug	ilaç
dry	kuru
duty	görev
realize	gerçekleştirmek, anlamak
earthquake	deprem
education	eğitim
effort	efor
elegant	zarif
employer	işveren
engine	motor
environment	çevre
event	olay, durum
excuse	bahane, mazeret
expect	beklemek, ümit etmek
explosion	patlama
express	açık,hızlı
fact	gerçek
fair	adil
fear	korku
feed	beslemek
field	alan
fist	yumruk
fold	katlamak
force	kuvvet
forgive	affetmek
funeral	cenaze
gentle	nazik
governor	vali
ground	zemin
guess	tahmin
guilty	suçlu
harbour	liman
hardware	donanım
headlight	projektör, far
hide	gizlemek
hit	çarpmak
temporary	geçici
hold	tutmak
honest	dürüst
hope	ümit
host	ev sahibi
humour	mizah
hurt	yaralamak, zarar vermek
imagine	düşürmek
import	ithalat
improve	geliştirmek
inform	bildirmek
injection	enjeksiyon
ink	mürekkep
insist	ısrar
interview	röportaj
invent	icat etmek
invest	yatırım yapmak
jealous	kıskanç
jewel	mücevher
law	kanun
leaf	yaprak,kanat
let	izin vermek
lie	yalan
liquid	sıvı
load	yüklemek
low	düşük
luggage	bagaj
measure	ölçmek
member	üye
memory	hafıza,anı
military	askeri,ordu
mind	zihin,akıl
minister	bakan
mosque	cami
murder	öldürmek
muscle	kask
narrow	dar, daraltmak
necessary	gerekli
neck	boyun
obey	itaat etmek
offer	teklif etmek
official	resmi
opinion	fikir
order	sipariş
out-of-date	demode, eski
owe	borçlu
own	sahip olmak
pain	acı
palace	saray
passenger	yolcu
pavement	kaldırım
peace	barış
penalty	ceza
perform	yerine getirmek
permission	izin,müsaade
pig	domuz
pill	hap
pleasant	halinden memnun
plug	tıkaç, tıkamak
poison	zehir
population	popülasyon
prefer	tercih etmek
pregnant	hamile
press	basmak, baskı yapmak, baskı
prime-minister	başbakan
private	özel
promise	söz vermek
protect	korumak
protest	protesto etmek
provide	sağlamak, temin etmek
public	halk
publish	yayınlamak
punish	cezalandırmak
purchase	satın almak
purpose	amaç, hedef
quit	çıkmak, bırakmak
rate	oran, derecelendirmek
recover	iyileşmek
regular	düzenli
remind	hatırlatmak
remove	kaldırmak, çıkarmak
resign	istifa etmek
responsible	sorumlu
result	sonuç
root	temel, kaynak, kök
search	araştırmak
seatbelt	emniyet kemeri
secret	sır, gizemli
seem	gözükmek
shoot	ateş etmek
shop-lifting	mağaza soygunu
shut	vurmak
signature	imza
silk	ipek
size	boyut
skill	yetenek
skin	deri
sneeze	hapşırmak
snore	horlamak
socket	soket, giriş
soldier	asker
solve	çözmek
souvenir	hediyelik eşya
space	boşluk
spy	ajan
staff	kadro, personel
stage	sahne, bölüm
stare	dik dik bakmak
stationery	kırtasiye
steal	çalmak, çalıntı eşya
steward	kabin memuru, hostes
stomach	karın
strange	tuhaf
stranger	yabancı
sudden	ani, beklenmedik
suffer	acı çekmek
suggest	önermek, teklif etmek
support	desteklemek, destek
survive	hayatta kalmak
tail	kuyruk
take off	çıkarmak, alıp götürmek
target	hedef
tiny	minik, ufacık
tool	alet
trade	ticaret yapmak, ticaret
translate	tercüme etmek
trip	yolculuk, tökezlemek
truck	kamyon
trust	güvenmek, güven
tyre	tekerlek
update	güncellemek, güncelleştirme
vote	oy vermek, oy
wide	geniş
wish	dilek, dilemek
wonder	merak etmek, şaşmak, şaşkınlık

Benzer bir şekilde aşağıdaki kelimeleri çalışabilirsiniz:

• A1 seviye İngilizce kelimeler
• A2 seviye İngilizce kelimeler
• B2 seviye İngilizce kelimeler