B2 Okuma

Emma Became His Best Friend

“Emma became his best friend” metni, İngilizce B1 seviyesine uygun bir okuma parçası olacak şekilde derlenmiştir.

Emma became his best friend

Some people don’t like other people because they look different. I think that is understandable, but It’s good to stay neutral. I don’t believe it is fair to judge someone by their appearance. For example, my student George didn’t like Emma because she was a dour girl.
*
I remember when George was in grade one, he saw Emma across the room. She had a mean look on her face. He thought to himself that Emma was probably not a very lovely person. He stayed away from her and played with the other children. I asked them to play with each other. George didn’t believe the game would be much fun with a partner who seemed as mean as that girl.
*
George walked up to Emma and said hello. Her face changed suddenly, and she smiled at George. Then she began to talk to him. They laughed a lot and enjoyed each other’s company. From that day on, George always wanted to play with Emma. Emma became his best friend. Now when he looks at her, he sees what is inside her. Sometimes she doesn’t smile, but he knows what she is like.
*
I have learned that you can’t “judge a book by its cover.” It is not fair to dislike someone just because they don’t look like you want them to look. It would be best if you got to know a person. It doesn’t matter to me what color a person’s skin is. It doesn’t matter if they are short or tall, skinny or fat, or happy or sad looking. I judge people by how they treat me, and I try to treat people like I would want to be treated.

Emma onun en iyi arkadaşı oldu

Bazı insanlar diğer insanları farklı göründükleri için sevmezler. Bunun anlaşılabilir olduğunu düşünüyorum, ancak tarafsız kalmak iyidir. Bir insanı dış görünüşüne göre yargılamanın adil olduğuna inanmıyorum. Örneğin, öğrencim George, Emma’yı asık suratlı bir kız olduğu için sevmiyordu.
*
George’un birinci sınıftayken Emma’yı odanın karşısında gördüğünü hatırlıyorum. Yüzünde kötü bir bakış vardı. Kendi kendine Emma’nın muhtemelen pek sevimli bir insan olmadığını düşündü. Ondan uzak durdu ve diğer çocuklarla oynadı. Birbirleriyle oynamalarını istedim. George, o kız kadar kaba görünen bir partnerle oyunun çok eğlenceli olacağına inanmıyordu.
*
George Emma’nın yanına gitti ve merhaba dedi. Emma’nın yüzü aniden değişti ve George’a gülümsedi. Sonra onunla konuşmaya başladı. Çok güldüler ve birbirlerinin arkadaşlığından zevk aldılar. O günden sonra George hep Emma ile oynamak istedi. Emma onun en iyi arkadaşı oldu. Şimdi ona baktığında, içinde ne olduğunu görüyor. Bazen gülmüyor ama onun nasıl biri olduğunu biliyor.
*
Kimsenin dış görünüşüne göre yargılanamayacağını öğrendim. Sırf senin istediğin gibi görünmüyor diye birinden hoşlanmamak adil değil. Bir insanı tanımak en doğru olanı. Bir insanın teninin ne renk olduğu benim için önemli değil. Kısa ya da uzun, zayıf ya da şişman, mutlu ya da üzgün görünmeleri önemli değil. İnsanları bana nasıl davrandıklarına göre yargılarım ve insanlara bana davranılmasını istediğim gibi davranmaya çalışırım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

😔 Reklam Engelleyicisi 😔

Sitenin varlığını sürdürebilmesi adına, Reklam engelleyicinizi kapatmanızı rica ediyoruz. Mahcubuz ama desteğiniz çok önemli 🙏